ABD-Çin Medeniyet Çatışması eşiğinde16 Temmuz 2020

Dünya basını ve piyasalarında iki gündem maddesi var. Bir, corona vakaları her yerde pıtırak gibi artıyor, ne halt edeceğiz? İki, kasmayın, aşı yolda, ben haftaya olacağım. Türkiye’de de iki gündem var. Aya Sofya ibadete açıldı, ay laiklik bitti, valla, ben en iyisi Bodrum’a kaçıp biraz kafa dinleyeyim. Ya da “Aya Sofya kararı erken seçim sinyalidir”. Ve “Hattir, lan, nerden çıkartıyorsun?”

Bu gündem çok şehvetli, bol trafik çeker ve Türkiye’de “köşe yazarı” ünvanı taşıyan hiç bir yazar bu dört konunun herhangi biri hakkında evsaflı bilgiye hasıl olmadığından, meydan balon analizlerden geçilmez. Ben de hiç bir konuda çok az şey bilmekle öğünen Edebiyat’ın Ulu Çınarı olarak bu tartışmalarda hak ettiğim yeri almak isterim, ama fani bedenim hızla hiçliğe akarken, canım istemiyor.

Aşı elbet bir gün bulunacak ve uğursuz hastalıktan kurtulacağız. Velakin, her gün çıkan “aşı geliyor” haberlerini okuduğunuzda hiç birinin geniş çaplı insan deneyleriyle bilimsel yöntem çevçevesinde bağışıklık yarattığının ispat edilmediğini görürsünüz. Size kapak olsun diye söyleyeyim, bundan önceki aşının geliştirilmesi 4 yıl sürmüştü. Dört yıl içinde İspanyol Gribi benzeri, Homo Sapiens’in yarısı helak olur. Zaten Covid-19 önderliğinde Homo Sapiens’e karşı başlatılan mikro-başkaldırıya Moğolistan’dan kara veba, Çin’den domuz vebası ve tüm Asya’dan “deng ateşi” adı verilen ağır toplar da katıldı. Colorado’da sincap tarafından ısırılan bir gencin de kara veba şüphesiyle tecrite alınmasından sonra iyice emin oldum. Elveda, Homo Sapiens, İlahi Güçler biletinizi kesti.

Dünya basını ve piyasalarında iki gündem maddesi var. Bir, corona vakaları her yerde pıtırak gibi artıyor, ne halt edeceğiz? İki, kasmayın, aşı yolda, ben haftaya olacağım. Türkiye’de de iki gündem var. Aya Sofya ibadete açıldı, ay laiklik bitti, valla, ben en iyisi Bodrum’a kaçıp biraz kafa dinleyeyim. Ya da “Aya Sofya kararı erken seçim sinyalidir”. Ve “Hattir, lan, nerden çıkartıyorsun?”

Bu gündem çok şehvetli, bol trafik çeker ve Türkiye’de “köşe yazarı” ünvanı taşıyan hiç bir yazar bu dört konunun herhangi biri hakkında evsaflı bilgiye hasıl olmadığından, meydan balon analizlerden geçilmez. Ben de hiç bir konuda çok az şey bilmekle öğünen Edebiyat’ın Ulu Çınarı olarak bu tartışmalarda hak ettiğim yeri almak isterim, ama fani bedenim hızla hiçliğe akarken, canım istemiyor.

Aşı elbet bir gün bulunacak ve uğursuz hastalıktan kurtulacağız. Velakin, her gün çıkan “aşı geliyor” haberlerini okuduğunuzda hiç birinin geniş çaplı insan deneyleriyle bilimsel yöntem çevçevesinde bağışıklık yarattığının ispat edilmediğini görürsünüz. Size kapak olsun diye söyleyeyim, bundan önceki aşının geliştirilmesi 4 yıl sürmüştü. Dört yıl içinde İspanyol Gribi benzeri, Homo Sapiens’in yarısı helak olur. Zaten Covid-19 önderliğinde Homo Sapiens’e karşı başlatılan mikro-başkaldırıya Moğolistan’dan kara veba, Çin’den domuz vebası ve tüm Asya’dan “deng ateşi” adı verilen ağır toplar da katıldı. Colorado’da sincap tarafından ısırılan bir gencin de kara veba şüphesiyle tecrite alınmasından sonra iyice emin oldum. Elveda, Homo Sapiens, İlahi Güçler biletinizi kesti.

Eğer virüsler zorunlu nüfus kontrolü başlatmazsa ABD ve Çin arasında başlayan fakat aslında kabaca “Batı Medeniyeti” diye adlandırdığımız demokratik-kapitalist rejimler arasındaki Medeniyet Savaşı ekonomiyi bitirecek.

Medeniyetler Çatışması’nın gizli yüzünü size bir kaç yeni gelişmeyle izah edeceğim. Güney Çin Denizi’nde Çin ve Vietnam, Filipinler, vs, arasında cereyan eden hükümranlık savaşına, bölgeye iki uçak gemisi gönderen ABD de katıldı.

ABD’de Trump Hong Kong Autonomy Act’i imzalayarak Çin’e geniş yaptırımlar uygulanabileceğinin sinyalini verdi. ABD, ayrıca Çin kısa video sosyal medya sitesi TikTok’u da yasaklamayı planlıyor. ABD’de Çin karşıtlığı öğrencileri sınırdışı etmek ve Çin kökenli biliminsanlarını ümiversitelerden şutlamak gibi iki tarafa da büyük zararlar verecek boyutlara geldi.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!