2021’in 2. çeyreği için hesapladığımız ‘nokta vuruş’ GSYH reel büyüme hızı tahminimiz yüzde 29.905’ti. En kötü senaryoya göre bile 2. Çeyrek büyüme oranı tahminimiz yüzde 24.40’dü. Bu nedenle, TÜİK’in 2. çeyrek büyüme oranını yüzde 21.7 olarak açıklaması beni bir nebze şaşırttı. Bilhassa, endekste önemli bir ağırlığı olan hizmetler sektörü ile sanayi sektörünün bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 40’ın üzerinde katma değer artışı yakalamış olması, tarım sektörünün tüm kuraklık sıkıntılarına rağmen yüzde 2.3 katma değer artışı gerçekleştirmesi, inşaat sektöründeki yüzde 3.1’lik performans, büyüme oranının daha yüksek olabileceği konusunda bir beklenti oluşturuyor, hiç kuşkusuz.
Harcamalar yöntemine göre verileri incelediğimizde, net ihracatın büyümeye tek başına katkısının dörtte birin çok üstünde olması, Ticaret Bakanı Muş’un dün açıkladığı ağustos ayı ihracat verilerinde, yıllıklandırılmış bazda 207,5 milyar dolar ile yeni Cumhuriyet rekorları kırmayı sürdürmemizin, Türkiye’nin tüm 2021 büyümesine net ihracatın çok güçlü bir katkı sağlayacağını teyit etmekte. Bu noktada, gerek MÜSİAD’ın SAMEKS’inin, gerek ISO’nun Markit PMI’nın, gerekse de TCMB Reel Kesim Güven Endeksi’nin reel sektöre yönelik ağustos ayı verilerinin güçlü bir üretim, ihracat ve istihdam mesajı veriyor olması çok önemli.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!