2020: İklim değişkliğinden korkmayı öğreneceksin ey fani!

Ekonominin Ulu Çınarı, gönüllerin Nobel armağanlı duayeni FÖŞ 2020 için öyle büyümeymiş, enflasyonmuş, bokmuş, püsürmüş gibi sıradan tahminlerle çok pahalı ve günde sadece 2 saat çalışan beynini yormaz. Sizin gibi seçme ve mostralık okurların zamanını da çalmaz. Ben 2020 hakkında yazıyorsam, arşivlenir, 2030’da okunur, genç nesillere hediye edilir. Mesela, eğer çok önemli konulardan vakit kalırsa yapacağım bilimsel kehanetlerden biri de alkollü içki ve tütün vergilerinin Türkiye’de her haneyi damıtma tesisi, her bahçeyi de kenevir tarlasına çevireceği, Hazine’nin bu iki günah kaleminden sıfır kuruş vergi toplayacağıdır.

2020 yılında hayatınızda en önemli değişimlerden biri attığınız her adımda iklim değişikliğinin sıcak ve kanserojen-dehitratif nefesini ensenizde hissetmeniz olacak. Kışın soğuktan geberip, at şeyi büyüklüğünde dolu tanelerinden korunmaya çalışıp, boynunuza kadar yükselen sular içindeki caddeleri geçmeye çalışacaksınız. Çoğunuz telef olup, lağım suyuna karışacak. Yazın 15 dakika güneş altında kaldığınızda cildinizde deve mantarı kadar melonamalar pıtır pıtır açarken “Vuuy, ane!…. diyeceksin ey fani. Sonbaharda bir şey yok, rahatsın.

Tamam, taman abarttım. Ama bu işi bilenlerden birine kulak verelim: “Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarının bin 365 metreküp olduğunu belirten Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı MustafaUzun, “Nüfus artışı ve sanayileşme hızı göz önüne alındığında 2030 yılında bu miktarın yıllık bin 120 metreküpe kadar düşeceği öngörülmektedir. Bu verilere göre, ülkemiz günümüz itibarıyla su fakiri olmamasına rağmen, su zengini bir ülke de değildir. Su stresi altında bir ülkedir” şeklinde konuştu. Uzun “Hatta yapılan birçok çalışmaya göre, yakın bir gelecekte ülkemizin su kıtlığı yaşayan bir ülke durumuna gelmesi bile muhtemeldir” ifadesini kullandı”.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!